Ana Sayfa NEWS Asya’nın Güvenliği Sivil Zirvede Konuşuldu

Asya’nın Güvenliği Sivil Zirvede Konuşuldu

E-mail Print PDF

TASAM’ın bu yıl beşincisini gerçekleştirdiği Uluslararası Türk-Asya Kongresi’nde Asyalı düşünce kuruluşlarıAsya’da Güvenliğin İnşası ve CICA” gündemiyle bir araya geldiler.
07-09 Haziran 2010 tarihinde İstanbul’daki Çırağan Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ev sahipliğinde gerçekleştirilecek 3. Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı (CICA) öncesinde Asyadüşünce kuruluşlarını bir araya getiren 5. Uluslararası Türk-Asya Kongresi sonunda resmi zirveye çeşitli öneriler içeren bir “belge” sunulacak.

Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından 1992 yılında kurulan CICA’nın şu anda 20’si tam üye ve 10 gözlemci üyesi bulunuyor. İlk zirvesini 2002’de ikinci zirvesini de 2006’da Almatı’da yapan CICA’nın dönem başkanlığı İstanbul’da yapılacak zirve ile iki yıllığına Türkiye’ye geçecek.

Cevahir Kongre Merkezi’nde 3 Haziran Perşembe günü başlayan 5. Uluslararası Türk-Asya Kongresi’nin açılış konuşmalarını Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Bagdat Amreyev, CICA İcra Direktörü Büyükelçi Dulat Bakişev ve TASAM Başkanı Süleyman Şensoy yaptı.

Açılışta konuşan TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, ‘Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı’nın (AİGK/CICA) dost ve kardeş ülke Kazakistan’ın Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev liderliğinde kurulduğunu hatırlatarak, 7 yıl süreyle de Kazakistan’ın bu örgütün dönem başkanlığını üstlendiğini belirtti.

Şensoy, CICA’nın 7-9 Haziran tarihlerinde devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla İstanbul’da düzenlenecek zirvesinde Türkiye’nin iki yıl süresiyle dönem başkanlığını üstleneceğini anlattı. CICA’nın, Asya gibi 21. yüzyılın çok boyutlu rekabet ve paylaşım mücadelelerinin merkezi olan bir kıtada alınan çok büyük bir inisiyatif olduğunun altını çizen Şensoy, Avrupa’nın güvenlik temelli sorunlarını çözebilmek için yüzyıllarca uğraştığını, birinci ve ikinci dünya savaşlarından sonra da belli bir istikrara ulaştığını kaydetti.

BAŞKAN ŞENSOY; 21. YÜZYILDA DÜNYANIN MERKEZİ ASYA OLACAK
Şensoy, bütün kurumsal geçişi ve birikimine rağmen Avrupa’nın yakın tarihte bile halen çok ciddi güvenlik krizi yaşadığını söyledi. Süleyman Şensoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Asya, hem güç dengelerinin Batıdan Doğuya doğru kayması, hem de çok kutuplu dünya sistematiği içerisinde üç büyük küresel güce ev sahipliği yapması dolayısıyla 21. yüzyıl açısından dünyanın merkezidir. Dünya rekabeti açısından çok önemli bir merkez. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde bu tablonun çok daha net ve tarif edilebilir olduğunu göreceğiz. Asya’nın geçirdiği bu değişimden, uluslararası sistemin işleyişi etkilenecektir. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere birçok uluslararası sistemin buna göre yeniden yapılanacağını öngörüyoruz.”

Asya’da çözülmesi ve istikrara kavuşturulması gereken İsrail-Filistin, Pakistan-Hindistan, Kuzey Kore-Güney Kore, Çin-Japonya, Çin-Tayvan gibi ülkeler arasında güvenlik sorunları bulunduğunu kaydeden Şensoy, Asya’nın bu sorunları çözmeden de ekonomik, askeri veya politik bir entegrasyona ulaşmasının mümkün görünmediğini belirtti. Avrupa ve Avrupa Birliği’nin yaşadığı acıları ve kurumsal birikimlerin birçoğunun Asya’da yaşanmadığını kaydeden Şensoy, “Mümkün olan en kısa zamanda temel güvenlik sorunlarını çözmüş olan bir Asya’nın 21. yüzyılda dünyanın ekonomik, politik ve askeri olarak çok önemli bir entegrasyon merkezi olacağını öngörüyoruz” dedi.

TASAM Başkanı Şensoy, toplantında CICA üyesi olan ve olmayan bir çok ülkeden sivil toplum örgütü temsilcisi, diplomatlar ve akademisyenleri ağırladıklarını ifade etti. Şensoy, "Burada Türk düşünce kuruluşlarının, diğer ülkeden gelen düşünce kuruluşlarını, akademisyenlerin, uzmanları ve diplomatların görüşleri ile CICA için hem bugün hem de gelecekte nasıl bir vizyon ortaya koyması gerektiği konusunda kongre sonunda ortaya bir belge konulması hedefleniyor” dedi. TASAM Başkanı, kongrede kabul edilecek belgenin CICA devlet başkanları zirvesine sunacaklarını sözlerine ekledi.

BÜYÜKELÇİ AMREYEV; NAZARBAYEV’İN CICA’YA KATKISI BÜYÜK
Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Bagdat Amreyev de Kongre’nin açılışında yaptığı konuşmasında Kazakistan’ın bağımsızlığından bu yana birçok uluslararası girişim başlattığını belirtti. Kazakistan’ın çevresindeki Rusya ve Çin kadar jeopolitik anlamda güçlü olmadığını kaydeden Amreyev, Sovyetler döneminde Kazakistan sınırlarında her zaman gerginlik sorununun bulunduğunu anımsattı. Ancak Sovyetler Birliği’nin çöküşünden sonra bölgede güvenlik sorunlarının çözümüne yönelik Kazakistan tarafından önemli girişimler başlatıldığını söyleyen Amreyev, bu anlamda Nazarbayev’in CICA’ya katkısının önemine işaret etti. Amreyev, dönem başkanlığının Türkiye’ye geçeceğini, bu anlamda uluslararası güvenlik sorunlarının çözümünde rol alan Türkiye’nin Asya ve Avrupa’nın ortasında toplumlara ve milletlere köprü görevi gördüğünü anlattı.

BÜYÜKELÇİ BAKİŞEV; KONGRE CICA ZİRVESİ İÇİN KATKI SAĞLAYACAKTIR
Asya’da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler Konferansı (AİGK/CICA) İcra Direktörü Dulat Bakıshev de Kazakistan’ın dönem başkanlığı süresince CICA’da önemli çalışmalar yapıldığını belirtti. Bakıshev, CICA’nın amaçlarının gerçekleşmesi için turizm, KOBİ’ler, enerji ve güvenlik alanlarında önemli başarılar sağlandığını söyledi.

5. Uluslararası Türk-Asya Kongresi’nde bir çok ülkeden alanında uzman kişilerin toplandığını ifade eden CICA İcra Direktörü Büyükelçi Bakishev, “Burada güvenlik ve istikrara alanlarında uzman ve akademisyenlerin yapacağı çalışmanın, CICA zirvesi için büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.” İfadelerini kullandı.

BÜYÜKELÇİ TULUN; TÜRKİYE, DÖNEM BAŞKANLIĞINDA TÜM ÜLKELERİN MUTABAKATIYLA ÇALIŞMAYI ÖNGÖRÜYOR
Kongrenin ilk günü birinci oturumunda konuşan CICA Görev Gücü Başkanı Büyükelçi Bülent Tulun, Türkiye’nin önümüzdeki hafta yapılacak CICA zirvesi ile organizasyonun dönem başkanlığını iki yıllığına devralacağını ifade etti. 2004 yılında CICA’da siyasi ve askeri alanda kabul edilen güven artırıcı önlemler katalogunun 2007’de bir kenara bırakıldığını söyleyen Tulun, “2004 yılında CICA’da siyasi ve askeri alanlarda güven artırıcı önlemler katalogu ortaya çıktı. 2007’de yılında yeni bir belge kabul edilmiş ve bu çalışma bir kenara bırakılmıştı. Türkiye, önümdeki CICA başkanlığı döneminde siyasi ve askeri güven artırıcı önlemler üzerinde tüm ülkelerin mutabakatı ile çalışma yapmayı öngörüyor.” dedi.

DR. DAVOOD MORADIAN; CICA AFGANİSTAN, PAKİSTAN ve HİNDİSTAN İÇİN ORTAK BİR PLATFORM
5. Uluslararası Türk-Asya Kongresi çerçevesinde yapılan oturumda bir konuşma yapan Afganistan Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Davood Moradian ise Asya ve özellikle Afganistan’daki sorunları anlattı. Afganistan’ın bölge ülkeleri ile bir araya gelerek güvenlik sorunlarını tartışabilecek bir platformun eksikliğine vurgu yapan Dr. Moradian, “Afganistan’ın güvenlik sorunlarını komşu ülkeler Pakistan ve Hindistan ile bir araya gelerek tartışabilecek ortak bir platformu yok. Bu açıdan CICA’nın ülkeleri bir araya getirerek, güvenlik ve diğer sorunlara çözüm yolları bulabileceği bir ortak olma potansiyeli mevcuttur” ifadelerini kullandı.

<<>>

 

PROF. DR. NIKOLAENKO; “GÜVENLİK SADECE ASKERİ ALANLA İLGİLİ DEĞİL”
Türk-Asya kongresinde konuşan Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi öğretim üyesi ve emekli büyükelçi Prof. Dr. Valeriy Nikolaenko, güvenliğin sadece askeri alanla bağlı olduğunun söylemenin yanlış olduğunu belirtti. Asya’nın kaynakları ile dünyanın en zengin kıtası olmaya aday bir bölge olduğunu ifade eden Nikolaenko, “Asya’daki güvenliğin önemini en son Kırgızistan’daki olaylarla anladık. Güvenlik sadece askeri alanlar ilgili değil. Güvenliğin ekonomik, enerji, iletişim, siyasi ve ekoloji yönleri de var. Sorunların çözümü için askeri yollar yetersiz kalıyor ve kalıcı olmuyor. Bunu için böyle toplantılarda sorunların bütün yönleri ile ele alınarak incelenmesi ve çözüm yollarını sunulması önem kazanıyor” dedi.



Kongrede “Uluslararası Güvenlik ve Asya Jeopolitiği”, “Asya’da Güvenlik Kurumları ve Bölgesel Güvenlik Politikaları”, “Asya Güvenliği Üzerinde Asimetrik Tehditlerin Etkileri”, “Enerji İş Birliği ve Enerji Arz Güvenliği Politikaları”, “Asya’da Güven Artırıcı Önlemler ve İş Birliği İmkanları” ile “Yeni Güvenlik Yaklaşımları ve Demokrasi, İnsan Hakları Arasında Denge” konuları altı oturumda konuşuldu.


 

 

 

Announcements

1. The 6th Think Tanks Forum of Islamic Countries convened in Islamabad during 6-8 March, 2015. The Forum was hosted by The Turkish Asian Centre for Strategic Studies (TASAM), The Pakistan Senate Defence Committee, Pakistan China Institute and the Konrad Adenauer Stiftung (KAS). The Forum had broad representation from various parts of the Muslim world and the 6th Islamic Think Tank Forum decided some new, landmark initiatives to institutionalize the Forum as the principal platform for intellectuals, thinkers, opinion leaders and heads of the think tanks of Muslim countries.

2. The Forum wishes to thank the President of Pakistan, H.E. Mamnoon Hussain, the Adviser to Prime Minister on Foreign Affairs and National Security, Mr. Sartaj Aziz and the Chairman of the Senate of Pakistan, Senator Syed Nayyer Hussain Bokhari for graciously accepting the invitation to address the Forum, especially lending prestige and strength to this important global conference.

3. The Forum decided that in the 21 st Century, which is seeing shift in the balance of economic and political power away from the West to the East with the "battle of ideas" predominant, it is important that the Think Tanks Forum play the role of a bridge between cultures, countries and continents. Hence, it was decided to change its name from Islamic Think Tanks Forum to the World Islamic Forum (WIF).

4. The World Islamic Forum will also promote a narrative of Islam based on realities on the ground and the facts as the exit, namely, presenting and promoting Islam as the religion of peace, harmony, balance, tolerance and coexistence.

5. The World Islamic Forum would also develop an outreach to communities and countries outside the OIC as well so that there are partnership and coalitions developed on common platforms in the current geo-political scenario.

6. The Forum participants condemned extremism and terrorism in all its forms and manifestations and clearly state that terrorism has no religion, caste, creed or colour. The fight against terrorism and militancy is in fact a struggle to reclaim the rightful legacy and the essence of Islam which was clearly enunciated by the Holy Prophet (PBUH), both in his teachings as well as actions under his leadership.

7. The Forum also condemned Islamophobia emerging in certain European countries and urges that it should be considered a crime similar to anti-Semitism under existing laws of various countries of Europe.

8. The Forum reaffirmed its commitment to uphold the equality of all persons, irrespective of religion, gender, caste, colour or creed and termed any discrimination against any ethnic group or community or violence on the basis of hatred, prejudice and bigotry or hate speech as a crime against humanity.

9. The Forum also rejected any threat or use of force to resolve issues and said international law and the UN Charter are paramount and the forum supports the inviolability of existing state borders and frontiers of all countries.

10. The Forum also supports durable peace, stability and security with the resolution of long standing disputes in various regions including Palestine, Kashmir, Cyprus and Nagorno Karabagh.

11. The Forum seeks promotion of regional economic cooperation, particularly in the field of education, energy, education and economy as well as the establishment of infrastructure and mechanisms that help in bringing out the best of the creative talent of people especially the youth and women of various countries who are in the vanguard of much -needed change and reform in Muslim society.

12. The Forum urges Muslim regimes and leaders to bridge the gap between elite and street by involving civil society and providing equality of opportunity to promote fundamental rights.

To institutionalize the World Islamic Forum as the voice of Muslims intellectuals, opinion leaders and thinkers, the World Islamic Forum decided on the following institutional mechanisms:

a) A permanent 5 -person Steering Committee to be formed to coordinate the activities of the Forum and to develop an institutional voice with civil society organizations, NG0s, think tanks and academia in different parts of the world as well as deciding on the agenda and activities of the World Islamic Forum annual conferences.

b) The Wiseman Board of the Islamic Forum should be renamed as the Eminent Persons Group (EPG) of the World Islamic Forum.

c) The international secretariat of the World Islamic Forum be hosted at Istanbul with TASAM while the regional secretariat for Asia be established at Islamabad hosted by the Pakistan China Institute as well as in other regions of the world.

d) The World Islamic Forum activities will include a dynamic and interactive website in the English, Turkish, Arabic and French languages, preparation of research reports and studies on issues facing the Muslim Umma and participation at various international conferences which concerns the Muslim World.

e) Istanbul Islamic Awards are a welcome development and these should be an annual feature.

f) World Islamic Forum decided to hold a 'Muslim Women's Summit' in Kuala Lumpur in September 2015.

g) World Islamic Forum decided to convene its next conference in Tehran, Islamic Republic of Iran in 2016.

The Forum concluded with a vote of thanks to the hosts of the Forum in Islamabad especially the Pakistan China Institute, the Pakistan Senate Defence Committee, TASAM and the KAS for hosting what turned into an historic event that will go a long way in winning the "battle of ideas" and presenting a positive narrative about Islam and Muslims that is badly needed in the present times.


6-8 March 2015, Islamabad


Please click to download the Declaration..


Please click here for more details.