Ana Sayfa NOUVELLES "Afrika Ülke Raporları - 1" Benin Cumhuriyeti

"Afrika Ülke Raporları - 1" Benin Cumhuriyeti

Envoyer Imprimer PDF
altA. FİZİKİ COĞRAFYA

Afrika’nın batısında bulunan Benin Cumhuriyeti, kuzey batıda Burkina Faso Cumhuriyeti, kuzey doğuda Nijer, doğuda Nijerya, batıda ise Togo ile komşudur. Benin’in bu 4 ülkeyle toplam 1989 km sınırı vardır. Bu sınırlardan en uzunu Nijerya ile olan 773 km’lik sınırdır. En kısası ise Burkina Faso ile olan 306 km’lik sınırdır. Benin, Togo ile Nijerya’ya ulaşan doğal bir kapı olarak kabul edilmektedir. Benin’in Atlas Okyanusu’yla da 121 km’lik sahil şeridi vardır. Kuzeyden güneye uzanan Benin Cumhuriyeti’nin en kuzeyi ile en güneyi arasındaki uzaklık 700 km’dir. Doğusu ile batısı arasındaki mesafe de kıyıdan kuzeye doğru gidildikçe artarak en fazla 325 km’ye ulaşır. Yüzölçümü 112.622 km² olan Benin Afrika’nın en küçük yüzölçümüne sahip ülkelerinden biridir. Yüzölçümü toplamının 2000 km²’sini ise akarsu ve göller oluşturur.

Ülkenin en yüksek yeri 658 m uzunluğuyla Sokbaro Dağı’dır. Ülkenin rakımı en düşük alanı da, 0 mt. İle Atlas Okyanusu’na kıyısı olan bölgelerdir.

Coğrafyacılar Benin’i ihtilaflı bir şekilde 2, 3 ve 5 doğal bölgeye ayırmışlardır. Fakat en yaygın olanı 5 doğal bölgeye ayrılmış olanıdır. Bunlardan kıyı bölgesi düz ve kumlu arazilere sahiptir ve birçok lagünü bünyesinde barındırır. Kıyı bölgesinin görünümü alüvyonlu ve verimli toprakların bulunduğu bir ova şeklindedir. 2. bölge ise plato olarak nitelendirilen ve “La terre de barre” olarak bilinen “bataklıklar bölgesi” dir.

3. bölge ise Kuzey Abomey’den Atakora dağlık kütlesine kadar olan ve Savanna Ormanları’nı kapsayan killi silisli ova bölgesidir. 4.sü ise 500 metre ile 800 metre arasında değişen yüksekliklerde dağlık kütleye sahip ve Benin ve Nijer Cumhuriyetleri için su ihtiyacını karşılayan rezervlere sahip kuzeydoğudaki Atakora Bölgesi’dir. Benin’in 5. bölgesi ise merkezde yer alan ormanlık alanlardır.

Benin akarsu bakımından zengin bir ülkedir. Akarsuların en önemli özelliği ülkeleri birbirine bağlamasıdır. Atakora ve Ndali-Bimbereke gibi çeşitli akarsular ülkeyi Nijer’e bağlarken Togo topraklarından doğan Couffo, Ahame yakınlarındaki lagüne dökülürken Benin’in Cugu dağlarından doğan Mono Nehri de Togo topraklarına girerek okyanusa dökülür. Volta Nehri havzasındaki birçok akarsu da batıya doğru akarak Gana topraklarına ulaşır. Bunun dışında Nijer’den Benin topraklarına giren bazı akarsular da Nijer Nehri ile birleşirler. Ülkenin en uzun Irmağı Oueme (450 km) Porto Novo yakınlarındaki Nokoue Lagün’üne boşalır.

Norveçli TGS-NOPEC firması da Benin’in derin sularının haritasını çıkarmak üzere çalışmalarda bulunmaktadır. Bunun yanında Güney Korelilerin de sismik araştırmaları bulunmaktadır.


İlgili Döküman için Tıklayınız

Mis à jour ( Mardi, 26 Février 2013 13:33 )  

 

Duyurular

1. 6. İslam Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu 6-8 Mart 2015 tarihlerinde Pakistan’ın başkenti İslamabad’da Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM), Pakistan Senatosu Savunma Komitesi, Pakistan China Institute ve Konrad Adenauer Stiftung (KAS) ev sahipliğinde gerçekleştirilmiştir. İslam dünyasından geniş çaplı katılımla gerçekleştirilen 6. İslam Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu’nda; Forumu entelektüeller, düşünürler, kanat önderleri ve İslam dünyası düşünce kuruluşları için başlıca platform olarak kurumsallaştırmak üzere dönüm noktası teşkil edecek bir takım kararlar alınmıştır.

2. Forum; Pakistan Cumhurbaşkanı Sayın Memnun Hüseyin’e, Pakistan Başbakanı Dış İlişkiler ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Sayın Sartaj Aziz’e ve Pakistan Senatosu Başkanı Senatör Syed Nayyer Hussain Bokhari’ye, Forum’a hitap etmeyi yüksek nezaketleriyle kabul ettikleri ve bu küresel konferansın saygınlık ve prestijine büyük katkıları için minnettarlığını arz etmiştir.

3. Forum, ekonomik ve siyasi güç dengesinin, “musâdeme-i efkârın” (fikirler çarpışmasının) yoğun etkisi altında Batı’dan Doğu’ya kaydığı 21. asırda İslam Düşünce Kuruluşları Forumu’nun kültürler, ülkeler ve kıtalar arasındaki köprü rolünün önemli olduğuna ve dolayısıyla Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu olan adının Dünya İslam Forumu (World Islamic Forum - WIF) olarak değiştirilmesine karar vermiştir.

4. İslam Dünyası Forumu mevcut gerçeklikleri ve olguları göz önünde bulundurarak İslam’ı barış, uyum, denge, hoşgörü ve bir arada yaşama dini olarak takdim edecek ve tanıtacak bir İslam anlatısı geliştirilmesine de katkı sağlayacaktır.

5. İslam Dünyası Forumu, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dışında kalan ülkelere ve topluluklara ulaşım konusunda da adımlar atarak mevcut jeopolitik sahnedeki ortak platformlar üzerinde yeni ortaklıklar ve koalisyonlar kurulmasına katkı sağlayacaktır.

6. Forum katılımcıları ne şekilde olursa olsun ve nasıl tezahür ederse etsin aşırılığı ve terörizmi kınamakta, terörizmin herhangi bir din, kast, mezhep ya da ırkla ilişkilendirilemeyeceğini açıkça ifade etmektedir. Terörizmle ve militanlıkla mücadele aslında; İslam’ın doğru mirasını ve özünü, Hazreti Peygamber’in (sav) öğrettiklerinde ve onun liderliğindeki faaliyetlerde ortaya konduğu şekliyle ihya çabasıdır.

7. Forum belli Batı ülkelerinde baş gösteren İslamofobiyi kınamakta ve bazı Avrupa ülkelerinin yasalarında yer alan anti-semitizm benzeri bir suç olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmektedir.

8. Forum hangi dinden, cinsiyetten, kasttan, ırktan ya da mezhepten olursa olsun tüm kişilerin eşitliği ilkesine riayet edilmesi gerektiğini teyit etmekte; herhangi bir etnik gruba ya da topluluğa karşı ayrımcılık yapılmasını ya da nefret, taassup ve önyargı temelinde şiddete veya nefret söylemine maruz bırakılmasını insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak değerlendirmektedir.

9. Forum; sorunların çözümü için herhangi bir şekilde tehdide ya da güç kullanımına başvurulmasını reddetmekte, uluslararası hukukun ve BM Şartı’nın önceliğine riayet edilmesi gerektiğini dile getirmekte, tüm ülkelerin mevcut sınırlarının ve toprak bütünlüğünün dokunulmazlığı ilkesini desteklemektedir.

10. Forum; Filistin, Keşmir, Kıbrıs ve Dağlık Karabağ gibi farklı bölgelerdeki uzun süreli uyuşmazlıkların çözümünde sürdürülebilir barış, istikrar ve güvenliği de desteklemektedir.

11. Forum; özellikle eğitim, enerji ve İslam dünyasının çok ihtiyaç duyduğu değişim ve reformların güvencesi konumundaki yetenekli kişilerin, hassaten gençler ve kadınlar arasındaki yeteneklerin ortaya çıkarılmasını sağlayacak alt yapının ve mekanizmaların oluşturulmasında bölgesel ekonomik iş birliğinin teşvik edilmesi gerektiğine inanmaktadır.

12. Forum Müslüman rejimlerin ve liderlerin sivil toplumu harekete geçirmek ve temel hakların geliştirilmesinde fırsat eşitliği sunmak suretiyle elit tabaka ile sıradan insanlar arasında köprü oluşturmalarını ısrarla tavsiye etmektedir.

Dünya İslam Forumu’nu Müslüman entelektüellerin, kanaat önderlerinin ve düşünürlerin sesi olarak kurumsallaştırmak amacıyla Forum aşağıdaki kurumsal mekanizmaların hayata geçirilmesine karar vermiştir:

a) Forum faaliyetlerini koordine etmek; dünyanın farklı yerlerinden sivil toplum örgütleri, hükümet dışı örgütler ve düşünce kuruluşları ile birlikte kurumsal bir ses inşa etmek ve İslam Dünyası Forumu’nun gündemi ve faaliyetleri ile ilgili kararlar almak üzere beş kişilik bir daimi icra kurulunun oluşturulması;

b) İslam Ülkeleri Düşünce Kuruluşları Forumu “Wise Persons Board of the Forum” (Forum Akil Kişiler Kurulu) adının “Eminent Persons Group (EPG) of the World Islamic Forum” (İslam Dünyası Forumu Akil Kişiler Grubu) olarak değiştirilmesi;

c) İslam Dünyası Forumu sekretaryasının TASAM ev sahipliğinde İstanbul’da bulunması, Asya bölgesel sekreterliğinin Pakistan-China Institute ev sahipliğinde İslamabad’da kurulması ve dünyanın diğer yerlerinde de bölgesel sekreterliklerin kurulması;

d) İslam Dünyası Forumu faaliyetleri çerçevesinde İngilizce, Türkçe, Arapça ve Fransızca dillerinde yayın yapan dinamik ve etkileşimli bir internet sitesinin bulunması; İslam ümmetinin karşı karşıya olduğu sorunlara dair araştırma raporları hazırlanması ve çalışmalar yapılması, İslam ümmetini ilgilendiren konferanslara katılım sağlanması;

e) Memnuniyet verici bir gelişme olarak kaydedilen İslam Dünyası “İstanbul Ödülleri”nin yıllık olarak verilmeye devam edilmesi;

f) İslam Dünyası Forumu’nca Eylül 2015’te Kuala Lumpur’da “Müslüman Kadınlar Zirvesi” düzenlenmesi;

g) İslam Dünyası Forumu’nun sonraki toplantısının 2016 yılında Tahran’da yapılması kararları alınmıştır.

Son olarak Forum katılımcıları; Forum’un İslamabad’daki ev sahiplerine, özellikle Pakistan China-Institute, Pakistan Senatosu Savunma Komitesi, TASAM ve KAS’a, bu tarihi etkinlik ile “musademe-i efkar”dan barika-i hakikat’in (fikirlerin çarpışmasından hakikat güneşinin) doğması amacıyla yaptıkları katkılardan ve İslam ve Müslümanlar hakkında bugün şiddetle muhtaç olduğumuz olumlu bir anlatı sunmalarından dolayı teşekkürlerini bildirmiştir.

6-8 Mart 2015, İslamabad

Deklarasyonu indirmek için tıklayın.

Detaylı bilgi için tıklayın.